Anadolu topraklarında çok tehlikeli bir cümle vardır. Bunu her kim söylerse canından olur.
' Yerli ve Milli Kadrolar Yönetmeli '
Bu sözü söyleyen lider ve desteklemeye dünden razı olan halkın başına yüz yıllarca gelmeyecek belalar birkaç ayda başına gelir.
Bizler dördüncü yüzyıldan itibaren Anadolu topraklarına ve Avrupa yerleşmeye başladığımız dan beri Batıl Güçler karşılarındaki tek engel olan Türklerle uğraşmaktalar.
Simdi kısaca bir özet geçelim, hafızamızı tazelemek için.
Üçüncü Selim, nizamı cedit sistemini getirdi. Eğitimden askeri kurumlara vergi sistemine her alanda düzen getiren bir sistem getirdi. Osmanlıyı 28 eyalete ayırdı. Yerel yöneticilerin halk tarafından seçilmesini sağladı.
Din adamları kisvesi altında Feto tarzı yapılanmaya devreye girdi ve Kavakçı Mustafa ' O günün FETO su ' üçüncü selimi Gavurlukla suçlayıp, Tahtan indirilmesine neden olmuştur.
İkinci Mahmut, Artık bir kanser gibi Osmanlının başına bela olan Yeni çeri ocağını kaldırdı. Bir çok alanda ıslahatları sürdürdü. Tıbbiye ve harbiye okullarını açtı. İlk resmi gazeteyi çıkardı. Kılık kıyafet kanunu çıkardı. Bunun neticesinde Gavur Padişah denildi. Verem hastalığına yakalandı ve hakka yürüdü.
Abdülaziz, yerli milli kadrolar kurulmalı dedi, Anadolu’da her yere şimdiki ortaokulları kurudu.
Orada başarılı olanları alıp İstanbul’da yüksek tahsil yaptırıp memlekete çağın ihtiyaçlarını karşılayacak doktor, mühendis kaymakam vali yetiştiren okullar açtı.
Milli bankamız paramız olmalı dedi, monarşiye dayalı Anadolu ve Mezopotamya halklarının yönettiği parlamenter sistemi siste mi getirmek istedi ve o günün fetosu 'Prodos Mason Locası nın örgütlediği ' Midhat paşa ve çetesi tarafından tahtan indirildi ve bilekleri kesilerek şehit edildi.
Abdulhamid Han, İflas eden bir devletin başına geçti. Okular kurdu, köprüler yollar fabrikalar yaptı, yerli ve milli iadeyi ortaya çıkardı, Yirmi yıla iflas eden Osmanlı’yı dünya eski konumuna süper devleti haline getirdi.
O zamanın fetosu İttiat ve terakki tarafından tahtan indirildi.
On beş yılda imparatorluk dağıldı. Onun seferberliği sayesinde kurulan eğitim kurumlarından yetişen Mustafa Kemal Atatürk ve arkadaşları tarafından bir Anka kuşu misali Küllerinden yeniden doğru ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti kuruldu.
Ardından Yıllarca açlık ve sefaletle imtihan olan Anadolu halkı içinden Adnan Menderes geldi.
Bu ülkeyi milli ve yerli olanlar yönetecek dedi, Sanayi ve eğitimde kalkınma hareketi başlattı. Avrupa’ya ve Amerika’ya bu toprakları biz yöneteceğiz dedi.
O günün fetosu onu da astı. Şehit etti.
Ardından Özal Geldi, Ülkeyi köklerine döndürmeye yeniden yeşertmeye çalıştı, modern dünyayla rekabet edecek seviyeye çıkartmak için bir çok reform yaptı, onu da öldürdüler.
Ardından Erbakan Hoca ve Muhsin Yazıcıoğlu geldi. Çırpındılar yerli ve milli olalım diye.
Arlarından göklerden gelen bir emir, planların üstünde bir plan olan Rabbimin taktiri ile Erdoğan geldi.
Bu millet yeniden şahlandı ve ayağa kalkmak için her şeyi göze alarak Allah bize yeter dedi.
Bütün bunlar olurken 1975 yılından itibaren hayata geçen ama çok daha önceden kurgulanan feto devreye sokuldu. Sinsi sinsi yıllarca devleti sardığını düşündü. Engel olaya gücümüz yetmediğinden sürekli kontrol altında tutularak hainliğini zamanı geldiğinde durdurmak için her koşul planlandı.
Bu arada ham dolsun ki Yerli ve Milli olanların sayısı arttı. Bu şuur milletimizde tekrar vuku buldu.
Kartlar yeniden dağıtılırken kan emici vampirler tarafından, artık masada olunmalıydı.
Artık Otuz beş yıldır PKK ve Feto ile uğrasan devlet artık prangalarından kurtulmalıydı.
Hakla batılın savaşında son kale Anadolu son asker Türler savaş sahnesine geri dönmeliydi.
Masum çocukların, anaların, babaların yetim ve öksüz kalan Ademoğullarının intikamı alınmalı idi.
Haksızlığa tek gerçek olan İslam’ın adalet kılıcı ile vurulmalı idi.
Not:
Feto tarzı yapılanmalar her daim dünya üzerinde kullanıldılar. Bulundukları bölgelere göre revize edildiler.
Peki bu yapının özellikleri nedir?
1- Devletin imkanlarını kullanarak güç elde ederler.
2- Gücünü ve imkânlarını devletin kendisinden alacak.
3- Kendilerinden olmayanları iftiralarla kumpaslarla görevden alır.
4- Devletin kurumlarına sızarak, efsunladıkları adamları makamlara getirecek.
5- Devletin parasal kaynaklarını kullanacak
6- Devletin halkının çıkarlarını değil, kendini yönetenlerin çıkarlarını koruyup hizmet edecek.
