İbar Ticaret/ Arçelik Küçükyalı Maltepe

Aydın MERTAYAK


Ah Bizim Gençlik!

Ah Bizim Gençlik!


"Ah bizim gençlik!" Bu sözlerin içinde bir hüzün, bir özlem ama asıl bir yaşam felsefesi saklıdır. Bizim gençlik dediğimiz, şükretmeyi bilen ama sorgulamaktan da çekinmeyen bir kuşaktı. Hayatımız, sosyal medyanın değil, sosyal bağların etrafında şekillenirdi.

Hiç unutmam, İstanbul Selimiye futbol sahasında arkadaşlarla sinema parasını kimin vereceğini belirlemek için yaptığımız koşuları. Birinci olan hem kazanmanın tadını çıkarır hem de herkese ısmarlardı. O günlerde birinci olmak sadece gurur değil, bir arkadaşlık sorumluluğuydu. İşte o koşular için antrenman yaptığımız günlere selam olsun. Şimdiki gençlik bu hikâyeyi dinlese belki absürt bulur. Ama o koşular, dostluğun tadını ve paylaşmanın anlamını verirdi bize.

Bugünün gençleri farklı bir dünyada yaşıyor. Hayatlarının merkezinde ekranlar var; ilişkiler genellikle sanal. Ama bu durum, onları yüzeysel ya da ilgisiz yapmıyor. Bilakis, bugünün gençliği daha bilinçli, daha duyarlı ve hak aramayı bilen bir kuşak. Onlar dünyayı daha büyük bir pencereden görüyor; bu da bir nevi kazanım. Ama bazen durup düşünmeyi, sabretmeyi ve anı yaşamayı unutuyor gibiler.

Oysa hayatın sırrı biraz sabırda, biraz şükürde saklıdır. Allah bir şeyi nasip etmiyorsa, mutlaka sizi bir şeyden koruyordur. Bir şeyi geciktiriyorsa aslında güzelleştiriyordur. Gençler, sizlere söylüyorum: Hayatın anlamını sadece elde ettiklerinizde değil, o elde ediş yolculuğunda arayın.

Bizim zamanımızda "etik değerler" diye bir kavram yoktu. Çünkü doğru olan şeyler, ders kitaplarında yazmazdı; hayatta yaşanırdı. Birine yardım etmek, dostluk için fedakârlık yapmak ya da sır tutmak... Bunlar bizim normalimizdi. Bugün ise bu değerler akademik bir ders gibi anlatılıyor. Bu durum belki üzücü ama bir yandan da umut verici; demek ki hâlâ bu değerlere ihtiyaç var.

Kitap alırdık, 20 kişi okur, sonra saatlerce üzerine sohbet ederdik. Şimdi, kitap okumayı teşvik etmek için kampanyalar yapılıyor. Konuşmalar azalmış, ekranlara bakışlar artmış gibi görünüyor. Ama işin güzel yanı, bugünün gençleri bilgiye her zamankinden daha kolay erişebiliyor. Belki de mesele, o bilgiyi hayatlarına nasıl dokunduracaklarını öğrenmekte.

Geçenlerde İstanbul’da yaşayan oğlumu aradım, ama telefonuna ulaşamadım. Yaklaşık bir saat sonra bana geri döndü. 'Oğlum, neden telefona bakmadın?' diye sordum. 'Baba, meşguldüm,' dedi. 'Ama ya acil bir durum olsaydı? Belki bir kaza yaptım ve senden yardım isteyecektim,' dedim. Bir an sustu, sonra sakin bir şekilde şunları söyledi: 'Baba, zaten çok uzaktaydım. Öyle bir durumda, ne yazık ki yapabileceğim bir şey olmazdı.'

O an, oğlumun söylediklerinde haklı olabileceğini düşündüm ama bu cümlelerin bir başka gerçeği de gösterdiğini fark ettim: Bugünün gençliği daha rasyonel, daha mantık odaklı düşünüyor. Bu bir kazanım elbette, ama bazen duyguları, anı ve bağları gözden kaçırabiliyorlar. Hayat sadece mantıkla değil, hislerle de anlam kazanır. Sevdiklerimizle paylaştığımız küçük bir an, belki de yıllar sonra hatırlanacak en değerli şey olur.

Sevgili gençler, bazen ulaşamayacağınız bir yerde bile olsanız, bir telefon görüşmesi yalnızca bir acil durumu çözmek için değildir. O an belki bir gönül rahatlığı, belki de bir sevgi paylaşımıdır. İnsanları sadece ihtiyaç duyduğunuzda değil, içinizden geldiğinde arayın. Çünkü asıl bağlar, planlanmayan küçük anlarda kurulur.

Sevgili gençler, unutmayın: Hayatta bazen anlam veremediğiniz şeyler aslında çok daha büyük bir planın parçalarıdır. Kalbinizi temiz tutun, kırılmaktan korkmayın ama kimseyi kırmamaya özen gösterin. Çünkü kalbinizin saflığı, sizi hayatın en güzel yollarına ulaştırır. Beklemeyi bilin, sabrınızı umudunuzla besleyin.

Bir gün geriye dönüp baktığınızda, şu an yaşadığınız her zorluk için şükredeceksiniz. Çünkü anlayacaksınız ki her sabır, her çaba sizi beklediğinizden daha güzel bir yere taşıyacak.

Bugünün gençliği ile bizim gençliğimiz arasında kocaman bir uçurum var gibi görünse de aslında özümüz aynı: Anlam arayışı, dostluk, mutluluk... Ve şunu unutmayın: Hayat, hızla tüketilecek bir yarış değil; tadını çıkararak yaşanacak bir yolculuktur.

*Aydın Mertayak*

2024-2025 Eğitim Öğretim yılı ikinci dönem “Öğretmen Buluşmaları” Devam Ediyor

Bir Kestaneci Tezgâhında Yanan Gelecekler

Kalkandere Ziraat Odası İktisadi İşletmesi Açıldı

İlçemizde 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı, Yoğun Katılım ve Büyük Bir Coşkuyla Kutlandı

Düşünceden Kaleme: Fikirlerin Yolculuğu

Kalkandere'li Öğrenciler Rize Kitap Fuarında Buluştu

Sayın Alpay DİNCEL, Yokuşlu Köyünü Ziyaret Etti

YILMAZ; SAHA ÇALIŞMALARIMIZ DEVAM EDİYOR

İMZA GÜNÜ DEĞİL, YOKLAMA GÜNÜ!

"Beyni Kullanma Rehberi: "Ülkemizde Beyin Bedava"

LİG TABLOSU

Takım O G M B Av P
1.Galatasaray 31 25 1 5 48 80
2.Fenerbahçe 31 23 2 6 49 75
3.Samsunspor 32 16 10 6 9 54
4.Beşiktaş 31 14 7 10 16 52
5.Eyüpspor 32 14 10 8 11 50
6.İstanbul Başakşehir 31 14 11 6 7 48
7.Trabzonspor 31 12 10 9 13 45
8.Göztepe 31 11 10 10 12 43
9.Konyaspor 32 12 13 7 -3 43
10.Kasımpaşa 31 10 9 12 -2 42
11.Gazişehir Gaziantep 31 12 13 6 -2 42
12.Kayserispor 31 10 11 10 -10 40
13.Antalyaspor 31 11 13 7 -21 40
14.Rizespor 31 11 16 4 -14 37
15.Sivasspor 32 9 16 7 -10 34
16.Alanyaspor 31 9 15 7 -11 34
17.Bodrum FK 32 9 16 7 -13 34
18.Hatayspor 31 4 20 7 -29 19
19.Adana Demirspor 31 2 25 4 -50