- Makaleyi Paylaş
- Facebook'ta Paylaş
- Twitter'da Paylaş
- 17 Haziran 2020, Çarşamba 16:11
- 21814 kez okundu
Yeni dünya düzeni ve Ayasofya ?
Dünya üzerinde biz insanoğlu var olduğundan beri kurgulanan medeniyetlerimizin çok azında irademiz hâkim olabilmiştir.
Kuran'da da adı gecen büyük peygamberler ve onların kurduğu hak medeniyetler maalesef çok az yaşama şansı bulmuştur.
İnsanlık tarihi göz önünde bulundurulduğunda çok kısa zaman sonra yaradılış muradımıza uygun inşaa edilen medeniyetlerimiz dışardan müdahalelerle bozulmuş ve saptırılmış sonuç olarak yok edilmek zorunda bırakılmıştır.
Yaradılış muradımız; Halife olarak yollandığımız âlemde mutlak Allahlın varlığını ve birliğini tanımak bilmek ve yaratıklarında adaletle hükmetmek iken kendi ırkımıza bile zülüm yapıyor olmamız hak ve batılın savaşını kazanma noktasında nerde olduğumuzu açıkça göstermektedir.
En son Nuh tufanında iman ve inkâr noktasında yok edilmek zorunda kalınan insan oğlu, yine bu sürecin bir benzerini binlerce yıl sonra yeniden olduğu gibi " hatalarımız " neticesinde yaşamak zorunda kalacaktır...
Bugün tahrip etiğimiz dünyada; Virüslerle, açlıkla ve savaşlarla kendi ırkına bile zülüm etmekten çekinmeyen insanoğlu, Halife olarak yollandığı âlemde; Adaleti, Tüm canlılar için huzur ve hak düzeni nasıl sağlayacak?
Cin soyundan gelen ve irade sahibi olan bir takım ruhların itirazı da tam bu değilmiydi?
"Bozguncu ve kan dökücü" türe imtahan için yollandığı Alemde nizamı bozma ve yapma hakkı tanınmaması için isyan edilmemişmiydi?
Oysa nice güzel rular çıkmıştı aramızdan, yaradılış muradımıza uygun yaşayan, bulunduğumuz alemdeki evrenle uyum içinde sekronize olan...
İçinde olduğumuz döngüde yeniden dünya düzeni kurulurken Hz Nuh’un oğlu Yafesin torunları olarak, biz Türkler'in genlerimizde barındırdığımız inancımız, hak ve adaletin son kalesi olan bizler yeni dünya düzeninde nerede yer alacağımıza bir kez daha karar verme durumuna geldik.
Ayasofya yok edilmek istenen dinler ve Tek Allah inancını genlerinde barındıran insanoğlunun Şeytanla verdiği binler ce yıllık savasın içerisinde sadece bir tanesi.
Yeni düzende Türkiye olarak Ayasofya için alacağımız karar savasın hangi tarafında yer alacağımızı belirleyecek.
Bu noktada unutulmaması gereken; Ayasofyayı ibadete açmak kadar, ibadete açık tutmakta büyük bir önem taşımakta.
Devletimizin ve ardından Cumhurbaşkanımızın alacağı karar dünyanın kaderini de ekileyecek.
MAKALEYE YORUM YAZIN

-
27.01.2021 İblis ve Ademoğlu'nun kavgası
-
09.12.2019 Gelişmiş bir ülkenin yöneticileri nasıl olmalı?
-
05.09.2019 Onlarca yıldır kendi evlatlarımızı koruyamıyoruz.
-
28.06.2019 Vatan; Türk’ün İslam medeniyeti ışığında hüküm sürdüğü her yerdir
-
20.06.2019 Vatan olmadan Asla
-
27.05.2019 Kaybeden ve emeği heba olan yine ÇAY üreticimiz…
-
07.05.2019 Ak Parti yöneticileri kendilerini toparlamalı ve hedeflerine net bir şekilde ilerle melidirler.
-
20.03.2019 Kazananı Belirleme Gücü
-
01.08.2018 Bir adam gelir ve bu millet arkasında gerekirse ölümüne yürür.
-
27.06.2018 Artık ayağa kalkma vakti geldi
-
24.05.2018 “Ya DOLAR,ya da Bağımsızlık”
-
28.02.2018 Ademoğlunun kendi ile ve insanlarla olan savaşı.
-
19.12.2017 Kendimizi korumak
-
29.08.2017 İlmik İlmik Örülen Yağlı Urgan
-
31.05.2017 Anadolu’da yaşamak ateşten gömlek giymek gibidir.
-
17.04.2017 Avrupalının Kafasında ki Türk imajı
-
08.04.2017 Hakla Batılın Savaşı, Son Kale Türkiye...
-
08.04.2017 Medeniyet Savaşı
-
08.04.2017 Şeytanın Ahdi
-
08.04.2017 Tarih Nasıl Yazılır
-
08.04.2017 Kutuplardaki Buzullar Hızla Eriyor
-
08.04.2017 Kalkandere Değişimden Kaçamassın
-
08.04.2017 Kadınlar ve Erkekler
-
08.04.2017 Dönüşü olmayan bir çölleşmeye gitmekteyiz!
-
08.04.2017 Dini duygularımızı sömürren mailler
-
08.04.2017 Hamsi balık mıdır?
-
08.04.2017 Geç kalan adalet; Zulümdür
-
08.04.2017 Likapa
-
08.04.2017 Kırım Ve Yüzlerce yıllık Zülüm
-
08.04.2017 İnançlı olmak, Millet olmak ve Vatanını sevmek
-
08.04.2017 “Türk Olmak “
-
08.04.2017 Kazananların "Yazdığı" Tarih